Ak Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, Kavaklı’daki yer tahsisi ilgili olarak TBMM’de bir basın toplantısı gerçekleştirdi.
Kaynarca’nın açıklaması şu şekilde;
“Değerli basın mensupları,
Öncelikle sizleri ve bizi dinleyen aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
İstanbul milletvekili olarak seçim bölgem Silivri’de yapılacak stratejik ve çok önemli bir yatırımla ilgili bu kürsüden söylenen gerçek dışı beyanlarla kamuoyu yanıltıldığı için bu basın toplantısını düzenlemek durumunda kaldım.
CHP İstanbul Mv. Turan Aydoğan, arazi tahsisi yapılan milli bir projeye “Kamu yararı yoktur” diyerek yargıya taşıyacaklarını söyledi.
Tabi bu bir ilk değil;
Türkiye’de ne yazık ki ‘yatırım düşmanı muhalefet anlayışıyla’ sürekli mücadele ediyoruz.
Peki bu kez neye karşı çıkıyorlar?
Lütfen dikkat ediniz!
‘Milli ve stratejik bir ürünün artık Türkiye’de üretilmesine’ karşılar.
“Yerli Plazma Üretim Merkezi”
sağlıktaki en büyük yerlileşme adımı!
Ülkemizin yıllardan beri ihtiyacı olan, yıllık milyonlarca dolarlık ithalat yaparak tamamını yurtdışından almak zorunda kaldığımız plazma ilaçlarının artık Türkiye’de üretilmesine karşılar…’
Oysa bu yatırımla “Yerli ve milli kan ürünü üretilecek”
yani İthalat son bulacak,
Üstelik Kızılay’ımız, Sağlık Bakanlığımız ve SGK bu projenin paydaşları arasında yer alıyor.
Şimdi soruyorum;
Türkiye için sağlıkta böylesine stratejik bir önem taşıyan,
kamu kurumlarıyla birlikte projelendirilmiş milyonlarca dolarlık devasa bir yatırıma ‘kamu yararı yok’ nasıl diyebilirsiniz?
Bu zavallı bir siyaset anlayışı değil mi?
Gerçekten anlamak mümkün değil!
Değerli basın mensupları;
Yer tahsisi itirazlarına da değinmek istiyorum.
Yerli plazma alanındaki üretim ihtiyacını karşılamak üzere bir firmamız, tamamen teknolojik, bacasız sanayiyi içeren bir yatırımı Silivri’mizde gerçekleştirecek.
Milletvekilleri gibi CHP ve onun il başkanı da sanki ortada bir arazi peşkeşi varmış gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor.
Bu yatırımı engellemeye uğraşıyor.
Her şeyden önce şuna dikkat çekmek istiyorum.
Ortada bir arazinin bir şirkete devri falan yok.
Tamamen kamu yararı içeren, ciddi bir yatırım karşılığı bir yer tahsisi var
Burada;
4737 sayılı ‘Endüstri Bölgeleri Kanununa’ uygun şekilde münferit yatırım yeri tahsisi gerçekleştirilmiştir.
Nedir münferit yatırım yeri tahsisi?
Türkiye’nin kalkınmasında öncelikli sektörlerde yatırım yapacaksınız,
Yüksek ve orta yüksek teknolojili ürünler üreteceksiniz,
Ve yatırım büyüklüğü itibariyle de bazı şartları taşıyacaksınız…
İşte bu şartları tümünü sağlayan yatırımlara
‘münferit yatırım yeri tahsisi’ yapılabiliyor.
Şunun altını tekrar dikkatli çizmek istiyorum,
Bu ‘bedelsiz bir tapu devri’ asla değildir!
Bu ‘yatırım karşılığı arsa tahsisidir.’
İlk tahsiste ve yıllık cüzi de olsa bir kiralama ücreti ödeniyor.
İşte Maxicells firması da Yerli Plazmadan Kan Ürünlerinin Üretimi gibi öncelikli bir alanda, 456 Milyon Euro’luk bir yatırım gerçekleştirmek için başvuruda bulunuyor.
Başvuru ölçütleri doğrultusunda da münferit yatırım yeri tahsisi kabul görüyor.
Bu nitelikteki her yatırımda olduğu gibi…
Şartları taşıyan bütün yatırımlar başvurması halinde bu tahsisten faydalanabiliyor. Yani firmaya özgü bir uygulama değil…
Tabi bunu CHP’ye anlatmak da kolay değil!
Türkiye’de yatırım nedir, sanayinin önünü açmak için verilen destekler nedir?
Bütün bunlardan bihaber olunca, doğal olarak bu süreci anlamakta da zorlanıyorlar!
Değerli basın
mensupları;
Silivri ilçemiz özelinde de bazı değerlendirmeler yapmak istiyorum.
Silivri yatırımlara itiraz eden bu sahneleri daha önce izledi. Zihniyet aynı!
*Doğalgaz yatırımı getirmek istediğimizde “siyasal gaz” yapamazsınız dediler. Yaptık mı yaptık köylerimiz bile artık doğalgaz kullanıyor.
*Boğluca Deresini ıslah edeceğiz dedik mahkemeye verdiler, bitiremezsiniz dediler bitirdik mi bitirdik!
Şimdi o güzellik önünde fotoğraf çektiriyorlar.
*KİPTAŞ ile sosyal konut üreteceğiz dedik olmaz dediler. Oldu mu oldu. Şimdi anahtar tesliminde onlar fotoğraf veriyorlar.
*Seğmen modern çöp depolama alanı İstanbul’umuz için önemli dedik, eylem yaptılar. Şimdi o tesisin ne kadar vazgeçilmez olduğunu anlatıyorlar.
Şimdi de bu bir milli proje diyoruz. Bu alanda İthalatı sıfırlıyoruz diyoruz ve bu tesisin Silivri’mize, İstanbul’umuza ve Türkiye’mize katma değer katacağına yürekten inanıyoruz.
Deprem olduğunda kayağa giden, sel olduğunda tatile çıkan, milletin değil yaprakların alkışladığı İBB başkanları da bu ilçeye bir katma değer sağlamak istiyorsa bizim dönemimizde projelendirilen, ihalesini iptal ettikleri Stad önündeki Kavşak Projesi tamamlasınlar.
Yaprakları bilmem ama işte o zaman millet alkışlar.
Değerli Basın Mensupları;
Aziz milletimiz;
Biraz da yatırımın içeriğinden bahsetmek istiyorum.
Bakınız Silivri’mizde hayata geçecek bu proje;
Türkiye’nin yıllardır ihtiyacı olan, hayalini kurduğu
‘Plazma Üretim Merkezi’dir.
Bu yatırımla yıllık 400 milyon avroluk ithalatın önüne geçilecek.
Yine 400 aşkın kişi burada istihdam edilecek.
1980’lerden beri kurulması için uğraşılan, sağlık gibi stratejik bir alanda önemli bir ‘dışa bağımlılık kaleminden’ bizi kurtaracak bir yatırım.
En çok ihtiyaç duyulan en yüksek maliyetli 4 ana plazma ürün bu tesiste üretilecek.
Bu tesisten
Dünyada sadece 13 tane var.
Silivri’miz, maliyeti 4.5 milyarlık bir yatırıma kavuşacak.
Özellikle model alınan Almanya örneklerine de bakıldığında Projenin çevre kirliliği oluşturmadığı da görülüyor.
Mevcut yapılaşma ise tahsis edilen alanın 5’te 1’inden daha az. Çevre hassasiyetlerine dikkat ediliyor.
Kıymetli hemşerilerimiz bu konuda müsterih olsunlar.
Değerli Basın mensupları,
Bu yatırımın Kızılay’ımız ile olan işbirliğine de değinmek istiyorum.
Türkiye
yerli plazma üretimiyle stratejik bir yetkinlik kazanmış olacak.
Bu projenin bir ucunda da KIZILAY ‘ımız var.
Proje sayesinde, Türk Kızılay’ının tam kan bağışından elde edilen ancak kullanılamayan plazması da burada değerlendirilecek.
Kızılay bu milli projenin en değerli paydaşlarından biri.
Bu bilgiler ışığında
benim de sormak istediğim sorular var?
-Türkiye’nin sağlıktaki en büyük yerlileşme adımlarından birine, milli bir projeye
CHP ve onun il başkanı neden karşı çıkıyor?
-CHP hangi ilaç ve ithalat lobilerinin sözcülüğünü yapıyor?
-Türkiye’nin 400 milyon avrosu her yıl ithalat lobileri eliyle yurtdışına giderken CHP hiç olmazsa bu konuda neden milli bir duruş sergileyemiyor?
Bazı konuların hele de sağlıkla ilgili bir yatırımın siyaset malzemesi yapılması kabul edilemez.
Diğer taraftan;
Günlerdir taciz ve tecavüz iddialarıyla sarsılan CHP’nin ve bunları ört bas ettiği ortaya çıkan CHP il başkanının gündem değiştirme çabası gözlerden kaçmıyor.
Böyle milli bir projeye saldırmalarını milletimizin takdirine bırakıyorum.
Son söz olarak;
enerjimizi yersiz iddialara değil, ülkemizin üretimine kalkınmasına ve refahına katkı sağlayacak projelere harcayalım diyor aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
